12 Temmuz 2010 Pazartesi

Geygelli Yürüklerinin kullandıkları GİZLİ DİL

Geygelli Yürüklerinin kullandıkları GİZLİ DİL

1 Şu karkavdan lülük beşmiş hanıye beş.­­ Lomburdak kerliyor poytanın kaşında. Kerliyor astar naştır. Lülükler diklemesin.
Hükümetten bir âmir gelmiş çadıra gir. Silah duruyor yatağın yanında. Al başka yere sakla. Amir, (onu) tanımasın.
2 Çava beş; yakıda taraka-beşdir; traka kavalarını astar beştir.Yakıda şu karker beşdir.
Ey efendi gel; ateşte kahve pişir getir; şeker, cezve ve fincanı al, getir. Ateşte kahveyi (güzelce) pişir getir.
3 Hanikleri merdiriñ gaşa naşa çiik; gırasların poytannarını şukar beştiriñ kerilsiñler.
Çadırları yıkın başka yurda gideceyiz; hayvanların eyerlerini güzelce takın hazırolsunlar.
4 Kemalları beştirsiñler; şukar çayçunasını alav-et; şukar poytannarını ve tırıtlarını beştirip şukarlasın; Puranda kemalleri beştirsin.
Develeri hazırlatsınlar; (o) güzel kız çocuğu(ma) söyle; güzel elbiselerini ve ayak kaplarını geysin hazır olsun, yoldan develeri çektirsin.
5 Cunk kavdan gacı-beşmiş. Çayçönesini, gacı çönesine astarmak-üçün beşmiş. Çava beş! gacı çayçönesini. Gacı-çönesine çay-çönesini alafkeriyor astarmak- üçün. Davalım-mı gacıyı naştıralım-mı. Yoksa şukar mı?
Köyden bir adam gelmiş. Kızımı oğlan çocuğa istemek için gelmiş. (karısına) Gel buraya! oğluna kızımı. Oğluna kızımı söyliyor almak için. Verelimmi çocuğa vermeyelim-mi. Yoksa (böyle) iyimi?

Ramazan Efe
(Dinar Afşar köyünden)



GİZLİ DİLDEN BAZI KELİMELER
alafkermek: Söylemek
alav etmek: Söylemek
astarmak: Almak, getirmek istemek
beşmek: Gelmek, girmek, getirmek, pişirmek, hazırlamak gibi bir çok fiil makamında kullanılır
beştirmek: Hazırlamak, geymek, çektirmek ve ilâh...
cunk: Köy, kasaba
çay: Kız
çay-cuna: Kız çocuğu
çay-çöne: Kız çocuğu; diğer telaffuzu
çav: Efendi, bey
ciimek: Gitmek, taşınmak
davamak: Vermek
diklemek: Görmek
gacı: Adam, erkek çocuk
gacı-çöne: Oğlan, oğul
gaşa: Başka
gıras: Beygir, umumiyetle hayvan
hanik: çadır
haniye: Çadır
kemal: Deve
kerilmek: Hazır olmak
kerlemek: Durmak
lamburdak: Silah, tüfenk, tabanca ve saire
lülük: Devlet memuru, âmir, umumiyetle devlet hizmetinde bulunan kimse
merdirmek: Yıkmak, toplamak, kaldırmak
naş: Yurt
naştırmak: vermek
poytan: Elbise, hayvan eyeri, yatak, umumiyetle herhangi bir eşya
puranda: Yol, yoldan
karkav: Hükûmet, devlet
karke: Kahve
kaş: Yan, taraf, nezd
kavara: Kahve takımı, yani: fincan,cezve ve buna mümasil şeyler
kavdan: Bir kimse, felân
şukar: Güzel, iyi iyice
şukarlamak: Hazırlamak, hazır olmak
tırıt: Ayak kabı
traka: Şeker, kahve
yakı: ateş




Prof. Dr. Ahmet Caferoğlu, ANADOLU AĞIZLARINDAN TOPLAMALAR, sayfa 196

Not: Yazının aslında transkripsiyon işaretleri kullanılmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder